İngilizce; Bir dünya dili. Öğrenciler, eğitmenler, turistler, hizmet sektörü çalışanları, uluslararası iş yapan firma çalışanları, kısacası her kesimden insan için olmazsa olmaz bir iletişim aracıdır İngilizce.

Bu büyük öneminin yanında, yabancı bir dil öğrenmek bazen o kadar da kolay olmayabilir. Okulda öğrenmek veya bir kursa yazılmak. Hangi yöntemle olursa olsun herkesin kendi algısına uygun bir öğrenme yöntemi vardır. Bazılarımız görsel uyaranlarla daha iyi öğrenirken bazılarımız duyusal, bazılarımız ise soyut kavramlarla daha iyi öğrenmektedir.

Bu farklı algılara yönelik çalışmaların yanı sıra, İngilizce öğrenmeyi kolaylaştıracak şu 5 tavsiyeyi muhakkak denemenizi öneririz:

1. Olabildiğince Çok Dinleyin
Bilim insanları, dil öğrenme yöntemlerinden birine özel bir ad vermişlerdir. Bilinçaltı veya üstü kapalı öğrenme yöntemi. Bu öğrenme türü biz masa başına geçip kuralları çalışıp kelimeleri ezberlemeye çalışmazken, kendiliğinden gerçekleşir. Fondan gelen İngilizce konuşmalardaki kelime, vurgu, telaffuzun tamamı beynimiz tarafından algılanır ve tüm bu bilgiler siz farkında bile olmadan soğurulur. Bu yöntemde anlamını bilmediğimiz kelimelerin bile beynimiz tarafından öğrenildiği kanıtlanmıştır.

Olabildiğince çok dinleyin. Televizyonda, sinemada, radyoda, sesli kitaplarda… Siz işinizi yaparken fonda muhakkak İngilizce konuşulan bir ortam yaratın ya da ana dili İngilizce olanların yanında bulunmaya çalışın.

2. Kelimeler arasında Bağlantı Kurun

Bir kelimeyi bir diğer kelime, ses, hareket, fikir veya resimle bağladığınızda duyduğunuz 1 kelime kendiliğinden diğerlerini akla getirecektir. “Güneş” kelimesini duyduğunuzda düşünmeniz bile gerekmeden “ılık, sıcak” kelimelerini aklınıza otomatik olarak gelecektir.

Yeni kelimeleri gruplayarak çalışmayı deneyin. Kelimeleri bir hareket, görüntü veya bir diğer eklime ile bağlantılandırın.

3. Kuralları Değil, Kalipları Aklınızda Tutun

Kalıpları akılda tutmanın en iyi örneği İngilizce'deki geçmiş zaman fiil çekimlerine bakmaktır.

Listen-Listened

Rain- Rained

Open- Opened

Yukarıdaki düzenli fiillerin geçmiş zaman çekimlerine baktığınızda hepsinin sonuna -ED ekinin geldiğini görebilirsiniz.

4. Kelimeleri Değil, Tamlamaları Öğrenin

Bazı kelimeler kendi başlarına kullanıldıklarında belli bir anlamı ifade ederken, birden fazla kelime ile birlikte kullanıldıklarında tamamen farklı bir anlama gelmektedirler. İngilizce bir cümle duyduğumuzda ya da okuduğumuzda bu tamlamaları seçebilmeliyiz.

Dil bilimcilerin yaptıkları son çalışmalarda cümleyi başından sonuna kadar dinledikten sonra anlamlı parçalara böldüğümüz ortaya çıkartılmıştır. Bu demek oluyor ki anlamı yaratan kelimeler değil, kelimelerin sıralanış biçimidir.

Bu bağlamda, sadece kelime ezberlemekle kalmayın, kelimelerin tamlamalarda, cümlelerde ve konuşma içinde nasıl kullanıldığını da öğrenmeye çalışın.

5. Müzik Yardımı İle Öğrenin

Küçüklüğünüzde öğrendiğiniz o şirin şarkıları hatırlıyor musunuz? Şimdi bile ezbere söyleyebiliyor olmanız şaşırtıcı değil mi? Aslında değil. Şarkı sözlerindeki tekrarların ve müziğin öğrenmede büyük rol oynadığı bilimsel bir gerçektir. Tıpkı çocuklar gibi, yetişkinler de müzik kullanıldığında daha kolay öğrenme eğilimindedir.

Dil de bir nevi müziktir. İnternet üzerinden kolayca erişebileceğiniz pek çok dil üretici şarkı mevcuttur. Bu şarkıları dinlemenin zaman içinde nasıl da ana diliniz gibi konuşmaya yardımcı olacağına kendiniz bile şaşıracaksınız!